Kripto girişim şirketi Dragonfly Capital’e göre en büyük altcoin Ethereum (ETH)’un “popüler bir para birimi” haline gelmesi olası değil, ancak uzun vadede Bitcoin (BTC) ile rekabet edebilir. Firmanın ortakları Kevin Hu ve Celia Wan, son raporlarında, kurumsal yatırımcıların BTC’ye yatırım yaptıkları için, değer deposu anlatısının ana akım olmaya başladığını belirttiler. Öte yandan özellikle DeFi ve NFT’ler gibi kavramların da karışıma eklenmesiyle Ethereum ve ETH anlayışlarının “karmaşık” olduğunu yazdılar.
Hu ve Wan, en büyük altcoin projesinin Bitcoin ile rekabet edebileceğini düşünüyor
ETH, ERC-20 stablecoin’lerinin beş katı piyasa değerine sahip olsa da, toplam zincir üstü hacimleri halihazırda ETH’ninkini aşıyor (günde 8 milyar dolara karşın 10 milyar dolar), zincir dışı hacimler daha da büyük bir fark gösteriyor. Bununla birlikte, uzmanlara göre, bir değer deposu olarak DeFi’da teminat olarak kullanıldığından, ETH’nin hala potansiyel pazar payı alma şansı olabilir. Hu ve Wan, “Uzun vadede, ETH’nin kıtlık, dayanıklılık ve yenilmezlik açısından Bitcoin ile rekabet edebileceği bile düşünülebilir” dedi. Bu düşüncelerinin gerekçesi olarak ise aşağıdaki maddeleri eklediler:
- EIP-1559, ETH’nin para politikasının istikrara kavuşmasına yol açacak ve enflasyon muhtemelen yarıya indirilecek,
- Ethereum 2.0‘ın güvenlik modeli, sonunda Bitcoin’inki gibi olacak ve bir proof-of-stake konsensüs mekanizması muhtemelen Ethereum’un güvenliğini artıracaktır,
- Ethereum ve DeFi “geleceğin finansal katmanı” olursa, ETH ana teminatlardan biri olarak kalabilir, çünkü DeFi ekosistemi bunun üzerine inşa edildi.
Uzmanlar: ETH, BTC’nin piyasa payının yüzde 10’unu alabilir
Yazarlar, Ethereum ve DeFi büyümeye devam ederse, ETH’nin BTC’nin pazar payının %10’unu almasını olası buluyor. Ek olarak, Dragonfly Capital ortakları, ETH’nin ağ doğrulayıcıları tarafından stake etmek ve ödül almak için kullanılacak olmasından dolayı ” bir sermaye varlığı haline geleceğini” belirtti. Ayrıca risk sermayedarları, Ethereum’daki mevcut DeFi ekosisteminin, kullanıcıların hem likidite tabanlı ağ etkisini DeFi’a getirdiği hem de likit bir DeFi pazarından yararlandığı olumlu bir geri bildirim döngüsü oluşturduğunu savundu.
